Güneş koruyucuların önemi ve güneş koruyucular

Güneş koruyucular neden önemli, güneş koruyucu faktör nedir ? vb soruların cevabı makalemizde…

Güneş koruyucuların önemi ve güneş koruyucular

Dünya yüzeyine ulaşan radyasyonlar arasında,ultraviyole ışınlarının onlara maruz kalan insanlar için zarar potansiyeli göz önüne alındığında ,bilim adamlarınının arasırma alanına giriyor. Bu tür maruz kalma nedeniyle zararı en aza indirmek için , insan güçlü radyasyona karşı koruma vermek filtreleri içeren farmasötik preparatlar güneşten koruyucu kullanılması tavsiye edilir . Bu koruma , bu filtrelerin özellikleri arasında sıkı bir bağlantı olduğu, hatta bu tür Güney Avrupa’da yaz tipik yüksek sıcaklıklar gibi agresif koşulları altında stabilitesini sağlamak için çok önemlidir. Bu çalışmada, ticari bir güneş koruyucu emülsiyon olarak güneş koruma faktörü (SPF) en bakımı ile ilgili olarak , 15 günlük bir süre sahil simüle etmek amacıyla bir süre için in vitro olarak test edilmiştir . Ayrıca, organoleptik özellikleri de makroskopik analizi ile izlenmiştir.

Gereç ve Yöntem : Bu ​​çalışmayı gerçekleştirmek için , Faro ( Portekiz) Haziran-Ağustos görülenlere benzer sıcaklık koşulları in vitro simüle edilmiştir . SPF Mansur denklemin sonraki uygulama ile , spektrofotometri ile belirlendi.

Bulgular ve Sonuç : Belirgin değişiklikler , bu çalışmada belirli şartlar altında kabul dönemde gözlendi.

Güneş ışınlarından zararlarından insanları korumak ve , özellikle , ultraviyole (UV) ışını , koruyucu ozon tabakasının kademeli olarak azalması sonucu olduğu , hemen reddedilemez bir gerçektir için bir güneş kullanmanın gerekir.

UV kategoriler arasında Dünya’yı ( : 320-400 nm ; UVB : UVA 290-320 nm ) ulaşan UVB genellikle , çünkü sadecedış deri katmanları nüfuz olsa yanık cilt için sorumlu olmak ,en zararlı olarak kabul edilir daha yüksek enerjiye sahiptir. Bu zararlı etkileri eritem ( güneş yanığı ) neden kendi şiddeti öne olsa UVB maruz kalmanın, D vitamini metabolizması gibi faydaları ile ilişkili olduğunu belirtmek önemlidir , deri iltihabı ve cilt kanseri, radyasyondan koruma sağlamak için, cilt gibi ter salgısı , melanin üretimi ve stratus corneum’un uygun tabaka olarak doğal mekanizmaları vardır. Aşırı güneşe maruz kalma olduğunda bununla birlikte ,vücudun tamamen üretilen serbest radikalleri nötralize etmek mümkün olmayabilir. Aslında, kronik fotohasar ve güneş kremlerinin uygulama , günümüzde, bu zararlı etkileri en aza indirmek için zorunlu fotoyaşlanmanın ve fotokarsinogeneze yol açabilir.

Güneşten koruyucular , Avrupa’da izin verilen 27 UV filtrelerin bir veya daha fazlasını içeren kozmetik olarak sınıflandırılan topik uygulama için formülasyonlar vardır. Genellikle belirli bir bant bölgesi için seçici olan bu filtreler, yeterli koruma sağlamak için en iyi yaklaşım bu şekilde normal olarak , filtreler kombinasyonuna dayanır , emer, yansıtan ya da radyasyon ve aynı formülasyon organik ya da inorganik ya da çeşitli UV filtreleri vardır. Bunların uygulama şiddetle cilt tahrişine kaçınarak , zararlı ışınlarından cildi korumak avantaj tanıyarak , Dünya Sağlık Örgütü ( WHO) tarafından önerilmektedir. Güneşten koruyucu etkinliği evrensel bir göstergesi olarak kabul edilen güneş koruma faktörü ( SPF) , ile ifade edilir eritem , prevenxxt kapasiteleri açısından ölçülür.SPF Schulze tarafından 1956 yılında oluşturulan ve güneş korumalı deri ve korumasız aynı eritem üretmek için gerekli olan enerji miktarı üzerinde minimal eritem üretmek için gerekli UV enerji alt miktarı arasındaki oran yansıtır cilt. Resmi ,SPF insan gönüllülerde in vivo tespit edilmelidir, ancak basit ve hızlı olarak spektrofotometre ilein vitro belirlenmesi yaygın olarak ayrıca in vivo ile ilgilirisklerin azaltılması , ön formülasyon çalışmaları için kabul edilir testleri. Yine de, deri ile herhangi bir etkileşim düşünmüyoruz için in vitro testler , in vivo belirlenmesi yerine , ancak her ikisi de yöntem ile elde edilen sonuçlar arasında iyi bir korelasyon olduğu gösterilmiştir. SPF In vitro belirlenmesi genellikle Mansur et al tarafından geliştirilen denklem uygulanmasını içerir. Genellikle in vivo sonuçlar ile iyi bir korelasyonu gösteren , doğru olarak rapor edilmektedir. Böylece bu teknikle SPF kararlılık sınırlayıcı , emiciler değildir, çünkü örneğin çinko oksit ve titanyum dioksit gibi inorganik filtreleri, spektrofotometri uygulanmasını engel olduğu bildirilmiştir. Ayrıca, uygun olmayan çözücülerin kullanımı , hem de yüksek SPF ( > 15) güneş perdeleri üzerine absorbansölçümü uygun değildir ve yanlış sonuçlara yol açabilir.

Kullanıcıların plaj olduğunda güneş koruyucular genellikle doğrudan örneğin , kendi paketi üzerinde güneşe maruz düşünürse, bu koşullar altında istikrar merak mantıklı olur . Sıcaklık, formülasyon eğer emülsiyonsa , özellikle kalite ve etkinliğini etkilediği bilinmektedir. Çünkü Aslında ,bu kozmetik istikrar ve dolayısıyla onların etkinliği , bir uzun süre güneşe maruz tarafından etkilenmiş olabilir .

Ticari bir güneş koruyucunun SPFsi 2 haftalık bir simüle plaj dönemde değişmeden kalırsa , bu çalışmada , biz değerlendirmeyi hedefliyoruz . Bu amaçla,farklı sıcaklıklarda , genellikle güneş güneşe maruz simüle etmek için , yaz aylarında Faro ( Portekiz) meydana gelen in vitro olarak ve uygun bir paket içinde sunulan , ve onun SPF izlenmiştir. Ayrıca, bazı organoleptik özellikleri de değerlendirildi.