Melatonin: Biyolojik Saatin Hormonu

Yaklaşık %80’i beyindeki epifiz bezinden salgılanan melatonin hormonunun temel görevi vücudun biyolojik saatini korumaktır. Karanlık ortamlarda salgılanan melatoninin; uyku düzeni, kemik gelişimi, kanser, yaşlılık, sindirim ve dolaşım sistemleri üzerinde etkili olduğu gözlendi.
Melatonin, mutluluk hormonu olarak da bilinen seratonin hormonunun, karanlık ortamlarda birtakım enzimatik tepkimeler geçirmesiyle oluşur. Yani gün ışığında seratonin olarak salgılanan hormon, havanın kararmaya başlamasıyla melatonine dönüşür.
Melatonin salgısının uykuyu tetiklediği, uykuya dalış süresini kısalttığı ve uyku kalitesini artırdığı tespit edilmiştir.
Kemik gelişimine etkisinin en önemli delili ise kemik iliğinde bol miktarda melatonin bulunmasıdır. Ayrıca büyüme hormonunun salınımını artırarak kemik gelişimine ciddi düzeyde katkı sağlamaktadır.
Klinik araştırmalar; melatoninin kanser oluşumunu önlediği, oluşan kanserlerde ise durdurucu etki gösterdiğini ortaya koymuştur. Kanser, vücudun doğal dengesinin bozulmasıyla ortaya çıkar. Yani melatoninin salgı düzenimi değiştirecek her türlü etkinin kanser oluşumuna yol açabileceği düşünülüyor. Kuvvetli antioksidan ve doğrudan antikanserojen etki göstermesi, hücre yenileme özelliği ve kemoterapi ilaçlarının etkinliğini artırması sebebiyle kanser tedavilerinde melatonin kullanılmaktadır.
Yaşlandıkça daha az salgılanan melatoninin, antioksidan özelliğinin yetersiz kalması, vücuttaki serbest radikallerin doku ve organlara zarar vermesine neden olur. Parkinson, Alzheimer gibi özellikle ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan hastalıklarda melatonin azalması etkilidir.
Son olarak; mide ve bağırsaklardaki ülser oluşumunu azaltması, damar genişletici etki yaparak kan basıncını düşürmesi melatonin hormonunun bilinen etkilerindendir.
Ebru Kuruldak