ALBUMİN NEDİR, ALBUMİN DÜŞÜKLÜĞÜ
ALBUMİN DÜŞÜKLÜĞÜ, ALBUMİN NEDİR? ALBUMİN NE DEMEK
ALBUMİN NEDİR?
Plazma içerisindeki fibrinojenin ayrılmasından sonra kan serumu içinde kalan başlıca proteinler albümin ve globülindir ve özellikle albümin insan ve diğer canlıların kan plazmasında bulunan en yaygın proteindir. Ayrıca doku sıvılarında özellikle kas ve deride, az miktarda da gözyaşı, ter, mide suları ve safrada bulunur. Albüminler bulundukları yerlere göre isimlendirilebilirler. Şöyle ki:
Çağımızda yaşadığımız önemli sorunlardan biridir albumin düşüklüğü. Bununla beraber Albuminin çeşitleri de vardır:
İnsan serumunda bulunan albümine serum albümin, yumurtada bulunana ovalbümin, kasda bulunana miyojen, sütte bulunana laktalbumin denir. Bitkide bulunan albüminlerden buğdayda bulunana löykozin, bezelyede bulunana ise legümelin denir.
İnsan organizmasından devam edecek olursak, vücuttaki toplam albümin miktarının %30-40’ı kanda bulunuyorken, kandaki proteinler arasında da albümin %60’lık bir yer kaplar.
Albüminin vücuttaki üretimine bakacak olursak, karaciğerde bir günde üretilen protein miktarının %25’ini albümin oluşturmaktadır ve karaciğer hastalıkları başta olmak üzere çoğu hastalık ile sentezleri azalmaktadır.
Albümin proteinleri, prealbümin ve albümin olarak iki fraksiyona ayrılırlar. Prealbüminin molekül ağırlığı albüminden daha düşüktür bu nedenle elektroforezle ayırma işlemlerinde daha önce ayrılır. Tiroid bezinin hormonu olan tiroksin, kan serumunda kısmen prealbümine bağlı olarak bulunur.
Albümin yüzeyinde bulunan pozitif yüklü gruplar, onun anyonlarla bağlayabilmesini sağlarlar. Bu diğer kan serumu proteini olan globülinde olmayan bir özelliktir.
ALBUMİNİN FONKSİYONLARI NELERDİR ? ALBUMİN DÜŞÜKLÜĞÜ NE DEMEK ?
1) Çeşitli maddeler kan serumu içinde albümine bağlı olarak bulunur ve taşınırlar.
a)Serbest radikalleri taşıyarak bunların dokularda tahribata yol açmasını engellerler.
b)Yağ asitlerini taşırlar bu nedenle yağ metabolizmasında önemli bir yer kaplarlar.
c) Toksik maddeleri bağlayarak bunları böbreklere ulaştırırlar ve böylece kandan toksik maddelerin taşınmasını sağlarlar.
d) Piridoksal (vit. B6) gibi bazı vitaminleri bağlarlar.
e) Albüminler, bir kısmı yüksek konsantrasyonlarda zehirli hale gelebilecek olan çeşitli metal iyonlarını da bağlayabilirler. Bu maddelere bağlanabilmesi sayesinde albümin hem bu maddelerin konsantrasyonlarını düşük ve zararsız düzeylerde tutar, hem de onların gerekli yerlere ulaşmalarını sağlarlar.
2) Zayıf da olsa asit baz dengesini tamponlayıcı görevi vardır.
3) Albüminin belki de en önemli görevi kan ile doku sıvıları arasındaki dengeyi sağlamaktır.
Şöyle ki: Albümin, küçük molekül kütleli olmasına rağmen yüksek plazma derişimi nedeniyle, kılcal damarlardan dokulara su ve suda çözünmüş maddelerin geçmesine neden olan kolloid osmotik basınç veya onkotik basıncın dengelenmesinde yer alır. Kılcal damarlarda gerçekleşen bu olayda albümin %70-80 oranında önemli bir paya sahiptir.
4) Ayrıca albümin, belli durumlarda kan plazmasının yerini alabilen bir maddedir. Kan kayıpları, ameliyat, böbrek veya karaciğer hasarları vs. gibi durumlarda kan hacminin artırılması veya sabit tutulması için tedavide kullanılabilinmektedir.
Sonuç olarak albümin proteini vücudun bir homeostatik denge kurmasında mühim bir role sahiptir.
Görüldüğü üzere sadece bir protein çeşidiyle nelerin gerçekleştiği ortadadır. Şu koskocaman evrenin içinde olup bitenlerden daha karmaşık ve daha mükemmel değil midir göz ile bile göremediğimiz şeylerde cereyan eden hadiseler. Her bir noktasında bambaşka mükemmelliklerin bulunduğu canlı organizmalarında daha haberimiz bile olmayan ne tür gizemler vardır acaba? İşte bunları da bulup açığa çıkarmak yine başka değil, biz insanoğluna düşmektedir…
Albümin düşüklüğü nedenleri:
Kanda albumin düzeyinin azalmasına neden olan bazı durumlarda karaciğerde albumin sentezi azalmıştır, bazı durumlarda ise böbrekten idrarla albumin atılımı artmıştır.
– Beslenme bozukluğu
– Karaciğer fonksiyon bozukluğu yapan hastalıklar: Siroz,
– Alkolizm
– Hipotroidi
– Nefrotik sendrom (Böbrekten idrar yoluyla albumin atılımı artmıştır)
– Crohn hastalığı gibi barsaklardan protein emiliminin bozulduğu hastalıklar
– İntravenöz beslenme
– Aşırı hidrasyon
– Geniş yanıklar
– Kalp yetmezliği
– Hamilelik